Bugün 2. yüz yılının 2. senesinin geride bırakılmasının yani ulu çınar Türkiye Cumhuriyeti’nin 102. kutlu yıldönümü.
Keşke bu güzel yıl dönümünde başlıktaki eleştiri yerine Cumhuriyetimizi oluşturan Cumhurun(milletin)gerçek manada devletimizin tüm atanmışlarıyla seçilmişlerinin tartışmasız olarak sahibi olduğunu ,yani milli hakimiyetin şeksiz ve şüphesiz millette oldu gerçeğiyle Cumhuriyet kelimesinin gerçek anlamındaki gibi kendi kendini tam anlamıyla idare etmesi konusundaki memnuniyetini yazabilseydim. Amma maalesef yazamıyorum.!
Çünkü milletin iradesinin somutlaştığı büyüklerimizin tabiriyle millet iradesinin tecelli gahı olan Meclisimizin kapısındaki yazan “Hakimiyet Kayıtsız ve şartsızdır milletindir.” Cümlesi pratikte de aynı olsaydı?
1921,24,45 ANAYASALARINDA MİLLETE AİT OLAN HAK AYNEN VURGULANDI;
Konunun net bir şekilde anlaşılabilmesi için lütfen aşağıya aldığım 1921’den, halen yürürlükte olan 1982 Anayasası da dahil 5 anayasadaki bu konudaki amir hükme gelin birlikte bakalım;!
Bu sahip olunan hak 20 Ocak 1921'de kabul edilen Teşkilatı Esasiye Kanununun ilk maddesinde ”Hâkimiyet bilâ kaydü şart milletindir.(Yani milli hakimiyet kayıtsız, şartsız ve tartışmasız olarak milletindir)
20 Nisan 1924 tarihli Teşkilatı Esasiye Kanunu'nda ise egemenlik esası, Üçüncü Madde 'de belirtildi.
Madde 3- Hâkimiyet bilâ kaydü şart Milletindir. (24 Anayasasında da 1921 Anayasasındaki gibi” milli hakimiyet kayıtsız, şartsız ve tartışmasız milletindir” şeklinde belirtiliyor.)
20 Nisan 1924 tarihli Teşkilatı Esasiye Kanunu'nda ise aynı şekilde yani aynı cümlelerle ortaya konan kararlılıkla belirtilen milletin hür iradesinin tezahür olan egemenliği 3.madde 'de belirtildi.
27 MAYIS CUNTASININ YAPTIRDIĞI ANAYASADA GÜYA CUMHURUN EGEMENLİĞİ AYNI ŞEKİLDE KORUNURKEN, KELİME OYUNLARIYLA MİLLET İRADESİNE ATANMIŞLAR BÜYÜK ORTAK YAPILDI!!!
9 Temmuz 1961 Anayasasında bu kavram, düzenlemenin Egemenlik başlığı altındaki 4. Maddesinde kendisinden önceki anayasalardaki gibi yer aldı.!!!
Fakat orta başlıkta belirttiğim gibi bu anayasada önce ”Egemenlik kayıtsız şartsız Türk Milletinindir” dedikten sonra ardından ise” Millet, egemenliğini, Anayasanın koyduğu esaslara göre, yetkili organlar eliyle kullanır.” Cümlesiyle o zamana kadar milli egemenliğin tek sahibi millet %49 luk küçük ortak haline getirildi.
MİLLET EGEMENLİĞİNE ATANMIŞ VE SEÇİLMİŞLERİN ORTAK EDİMESİYLE TSK İÇ HİZMET KANUNUN 35. MADDESİYLE İSE ASKERE DARBE YAPMASININ ÖNÜ AÇILDI!!!
Burada” Egemenliğin kullanılması, hiçbir suretle belli bir kişiye, zümreye veya sınıfa bırakılamaz. Hiçbir kimse veya organ, kaynağını Anayasadan almayan bir devlet yetkisi kullanamaz.” ya başta 2013 yılının Temmuz ayında ortadan kaldırılan TSK’nın iç hizmet kanundaki 35 maddi olmak üzere bir çok madde milletin başının üstünde Demokles in kılıcı gibi sallandırıldı.
1987 ile 2017 yılları arasındaki 30 senede yapılan 19 maddi ile kuşa dönmesine rağmen maalesef 12 Eylül 1980 kanıl darbesi tarafından yaptırılan 1982 anayasası halen yürürlükte.
Zaman geçirilmeden aklı selimle ülkemizin çok partili dönemdeki ilk anayasanın zaman geçirilmeden yapılarak bu yazımda bir kısmı dile getirilen olumsuzlukların ortadan kaldırılması dileğiyle Cumhuriyet Bayramımız kutlu olsun.
Rabbim yar ve yardımcımız olsun.
