Senin tabut içinde, al bayrağın altında yatışını kabullenemedim, gözyaşım aktı. Evlatlarının musalla taşı önünde duruşlarına dayanamadım, yine gözyaşım aktı. Barolar Birliği başkanı başta olmak üzere diğer başkanların ve avukat arkadaşlarının sıra, sıra dizilişlerine dayanamadım yine gözyaşlarım aktı.
Ama en çok, Aksaray´ımızda bir hukuk adamının, bir avukatın kurşunlanmasından dolayı ülkeye karşı utancımdan gözyaşlarım daha çok aktı. Yazıklar olsun ey katil seni canavarlaştırıp katilliğe götürenlere
Merhum kardeşim Avukat İBRAHİM ERGİN´le 25 Nisan 2019 Perşembe günü benim talebim üzerine, bir saat görüşmek üzere ofisinde buluştuk. Konumuz Türkiye ve özellikle Aksaray idi.
Bir sat bize yetmedi tam İKİ saat aralıksız Ülkemizi ve ilimizi tartıştık. Neler yapılması gerektiği konularında görüşlerimizin yüzde doksanının tamamen örtüştüğünü gördük. İkimizde çok mutlu olmuş ve kucaklaşarak ayrılmıştık.
Ramazan ayının en geç 15 inde seçeceğimiz yüz kişi ile iftarda buluşmaya ve dertleşmeye karar verdik. Ne yazik ki bu görüşme ve buluşma kararını, bir cahilin kurşunları yok ederek öbür dünyaya bıraktı.
Aziz kardeşim İbrahim, adliyeden, ofisiyin önüne, oradan da külliyeye taşınan aziz maaşını takip ettim. Bütün bu süre içerisinde ofisinde konuştuklarımızı cümle, cümle hatırladım ve seninle tekrar konuştum. Yine gözyaşlarım aktı, sevgili İbrahim.
Ne güzel insandın, ne kibar insandın, ne kadar saygılı idin. Delice bir Aksaray sevdalısı idin, yüreğim yandı, kavruldu. Ruhun şad olsun, makamın Cennet olsun.
Senin, en büyük eserin üç tane dünyalar tatlısı ve vatanperver vede tahsillerinde çok başarılı EVLAT bırakmış olmandır. Sana ne mutlu ki bu evlatların, onların evlatları torunların yaşadıkça adın ve namın yaşayacaktır.
Akrabaların, dostların seni her zaman sevgi ve saygıyla anacaklardır. Bende seni sevgiyle, saygıyla hatırlayacağım.
Sevgili eşine, çocuklarına, anne, baba ve bütün akraba ve seni sevenlere başsağlığı ve sabırlar diliyorum, Allah yardımcıları olsun.
Hayrola, muvaffak ola, muzaffer ola.

